Yunan Krallığı Ne Zaman Kuruldu ?

Cile

Global Mod
Global Mod
Yunan Krallığı Ne Zaman Kuruldu?

Yunan Krallığı, modern Yunanistan'ın temellerini atan önemli bir siyasi yapıdır. Yunan Krallığı'nın kuruluş tarihi, Osmanlı İmparatorluğu'na karşı verilen bağımsızlık mücadelesinin sonucunda 1830 yılına dayanır. Ancak, Yunan Krallığı'nın kuruluşu, sadece bir tarihsel olay değil, aynı zamanda ulusal bir kimliğin, kültürün ve bağımsızlığın yeniden doğuşunun sembolüdür. Bu makale, Yunan Krallığı'nın kuruluş sürecine, buna neden olan etmenlere ve o dönemdeki önemli olaylara dair detayları sunmaktadır.

Yunan Bağımsızlık Savaşı ve Krallığın Kuruluşu

Yunan Krallığı'nın kurulmasının öncesinde Yunanlar, yaklaşık 400 yıl boyunca Osmanlı İmparatorluğu'nun egemenliğinde yaşamışlardır. 1821 yılında başlayan Yunan Bağımsızlık Savaşı, Yunan halkının bağımsızlık mücadelesini simgeler. Bu savaş, sadece Yunan halkının Osmanlı'ya karşı ayaklanması değil, aynı zamanda Avrupa'nın farklı ülkelerinin desteğiyle de şekillenmiş bir mücadele olmuştur.

Osmanlı İmparatorluğu'na karşı verilen bu bağımsızlık mücadelesi, Avrupa'nın büyük güçlerinin de ilgisini çekmiştir. İngiltere, Fransa ve Rusya gibi ülkeler, Yunanlar'a destek vererek Osmanlı'ya karşı stratejik bir hamle yapmışlardır. Bu desteğin sonucunda, 1827'de Navarin Zaferi kazanılmış ve bu zafer, Yunanların bağımsızlık yolunda önemli bir dönüm noktası olmuştur. 1829'da, Osmanlı İmparatorluğu ve Yunanlar arasında imzalanan Edirne Antlaşması ile Yunanlar’ın özerkliği kabul edilmiştir. Ancak tam bağımsızlık, ancak 1830 yılında mümkün olmuştur.

Yunanistan’ın tam bağımsızlık kazanması, Avrupa güçlerinin diplomatik mücadelesi ve 1827'deki Londra Protokolü'nün sonucunda mümkün olmuştur. 1830'da, Yunanistan bağımsız bir devlet olarak uluslararası alanda tanınmıştır ve bu tarihten itibaren Yunan Krallığı kurulduğu kabul edilir.

Yunan Krallığı'nın İlk Kralı Kimdir?

Yunan Krallığı'nın kurulduğu 1830 yılı, aynı zamanda ilk Yunan kralının taç giydiği yıl olmuştur. Yunan Krallığı'nın ilk hükümdarı, Alman asıllı Wittelsbach Hanedanı'ndan Otto'dur. Otto, 1832 yılında, Yunanistan’ın ilk kralı olarak taç giydi. Yunanistan'ın bağımsızlık mücadelesinin simgesel olarak taçlanması, Otto'nun tahta çıkışı ile olmuş ve ülkede mutlak monarşi dönemi başlamıştır.

Otto'nun tahta çıkışı, sadece Yunan halkı için değil, Avrupa'daki diğer büyük güçler için de önemli bir karar olmuştur. Otto, Alman kökenli olduğu için, Yunan halkı ile tam bir uyum sağlamakta zorlanmış ve sonunda 1862 yılında tahttan indirilmiştir. Ancak, Yunan Krallığı'nın ilk hükümdarının kimliği, Yunan tarihinin önemli bir parçası olarak kalmıştır.

Yunan Krallığı'nın Erken Dönemindeki Zorluklar

Yunan Krallığı'nın kuruluşu, Yunan halkı için önemli bir zafer olsa da, erken dönem Yunan Krallığı bir dizi zorlukla karşı karşıya kalmıştır. Bu zorluklar arasında ekonomik sıkıntılar, içki çekişmeler ve dış müdahaleler yer almıştır. Bağımsızlığını kazanan Yunanistan, Osmanlı İmparatorluğu'ndan kalan vergi yükü, borçlar ve ülke genelinde dağılmış yönetim sistemleriyle baş etmek zorunda kalmıştır.

Bir diğer önemli zorluk ise ülkenin demografik yapısıydı. Yunan Krallığı, sadece Yunanistan'ın güneyini kapsıyordu. Diğer Yunan toprakları, Osmanlı toprakları içinde kalmaya devam etmişti. Dolayısıyla, Yunan Krallığı'nın sınırlarını genişletme çabaları da bu dönemde önemli bir politika haline gelmiştir. Yunan halkının birleşme isteği, "Büyük Yunanistan" hayalini yaratmış ve bu hayal, sonraki yıllarda Yunan dış politikasını şekillendiren bir faktör olmuştur.

Yunan Krallığı'nın Sınırlarının Genişlemesi

Yunan Krallığı'nın ilk yıllarındaki en büyük hedeflerinden biri, Osmanlı toprakları üzerinde hâlâ varlık gösteren Yunan nüfusunun birleştirilmesiydi. Bu hedef, 19. yüzyıl boyunca birçok kez gündeme gelmiş ve çeşitli savaşlar ile diplomatik girişimlerle sonuçlanmıştır.

Yunan Krallığı, 1830'larda yalnızca Peloponez ve güney Yunanistan'dan oluşuyordu. Ancak, 1864'te İngiltere'nin, Yunan Krallığı'na Korfu Adası’nı, Zakinthos ve Kefalonya gibi İyon Adaları'nı vermesiyle sınırları genişlemeye başlamıştır. Ardından 1897 Osmanlı-Yunan Savaşı sonrası, Girit Adası da Yunan Krallığı'na katılmıştır.

Yunan Krallığı'nın sınırlarını genişletme çabaları, özellikle Balkan Savaşları (1912-1913) ve I. Dünya Savaşı sonrası önemli ölçüde hız kazanmıştır. Yunanistan, bu dönemde Makedonya, Epir ve Batı Anadolu topraklarını elde ederek, "Megali Idea" adı verilen Büyük Yunanistan ideali doğrultusunda adımlar atmıştır.

Yunan Krallığı'nın Çöküşü ve Cumhuriyet Dönemi

Yunan Krallığı, 20. yüzyılın başlarına kadar varlığını sürdürdü. Ancak, Birinci Dünya Savaşı, Yunan Krallığı'nın sonunu hazırlayan bir dizi olayı tetiklemiştir. 1917'de, Yunan Krallığı'nda taç giyen Konstantin I.’in tahttan feragat etmesi ve Yunanistan’ın Cumhuriyetçi bir hükümet kurmaya başlaması, monarşinin sonunun habercisi olmuştur.

Yunanistan, 1924’te krallığı kaldırarak Cumhuriyet ilan etmiştir. Yunan Krallığı'nın son bulmasının ardında, 1922'deki İzmir Yangını, Yunanistan'ın Türklerle olan savaşı ve bunun sonucu olarak Yunan halkının büyük bir kısmının Anadolu'dan sürülmesi gibi olaylar yer almaktadır.

Sonuç

Yunan Krallığı, 1830 yılında bağımsızlık kazanarak kurulmuş ve 1832'de ilk kralını taç giymiştir. Kuruluşu, Yunan halkı için sadece bir siyasi zafer değil, aynı zamanda bir kimlik arayışının ve kültürel direncin simgesidir. Yunan Krallığı, kurulduğu dönemde büyük zorluklarla karşılaşmış ve iç siyasi istikrarsızlıklar, ekonomik problemler ve dış müdahalelerle şekillenmiştir. Ancak, 19. ve 20. yüzyıllar boyunca sınırlarını genişleterek daha güçlü bir devlet haline gelmiştir. Sonuç olarak, Yunan Krallığı'nın tarihi, Yunan halkının bağımsızlık mücadelesi ve ulusal birliğini sağlamasına dair önemli bir ders sunmaktadır.